AİÇĞ KULÜPLERİ 2

ÜNİVERSİTEMİZ ÖĞRENCİ KULÜPLERİ PROJELERİNE IC VAKFI DESTEĞİ

geri dön

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesindeki öğrenci kulüpleri tarafından hazırlanan projeler, yapılan toplantıda sunuldu. IC Vakfı, proje sahibi kulüpleri çeşitli ödüllerle desteklerken projelerin hayata geçirilmesi için maddi destekte bulundu  

Konukevinde gerçekleştirilen toplantıya Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Yücel ÜNAL, IC Vakfı Müdürü Doç. Dr. Meral DİNÇER ve proje sahibi kulüp temsilcisi öğrenciler katıldı. Kısa zamanda her alanda büyüyen üniversitenin öğrenciler için tüm imkânlarını seferber ettiğini belirten Prof. Dr. ÜNAL, öğrenci etkinliklerinin koordinesinde önemli bir yapı olan kulüpleri önemsediklerini ve her zaman yanlarında olduklarını söyledi. 

Çağdaş bir eğitim yuvası olan Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nin iyi bir eğitimin yanı sıra sosyal etkinlikler yolu ile de öğrencilerin gelişimine katkı sağladığını ifade eden IC Vakfı Müdürü Yrd. Doç. Dr. Meral DİNÇER: “Öğrencilerin oluşturdukları sosyal, kültürel ve sportif etkinliklerle boş zamanlarını değerlendirmeleri, yeni ilgi alanları, birlikte dinlenme ve eğlenme alışkanlığı kazanmaları, güzel sanatlarla ilgili faaliyetleri izlemeleri, kültürel ve sanatsal faaliyetlere katılmaları için çeşitli kulüpler bulunmaktadır. Öğrencilerin bu faaliyetlerden yararlanmaları için IC Vakfı olarak elimizden gelen katkıyı sunmaya çalışıyoruz. Bugün de başarılı proje sahibi kulüplerle bir araya gelerek projelerin yürütülmesi hakkında fikir alışverişi yaptık, görüş ve önerilerini dinleme imkânı bulduk” diye konuştu. 

Toplantıda kulüplerin sorumlu hocaları ve kulüp başkanları projeleri hakkında bilgi verdi

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi ve İbrahim Çeçen Vakfı işbirliği ile yapılan değerlendirme sonucunda

Vakfımızın 2016 Kulüp Hibe destekleri şöyle belirlenmişti:

  • Müzik Kulübü projesi “AİÇÜ Söylüyor - Ağrı için Çal”
  • Tiyatro Kulübü projesi “Nuhun kentinin dört bir yanına tiyatro, müzik şenliği”
  • Eğitim ve Kültür Kulübü projesi “Masumluğun Şehrimize Bulaşsın Ey Çocuk”
  • İhya Kulübü projesi “Şehrimin Üniversitesini Tanıyorum”

Projelerini başarıyla tamamlayan tüm kulüpleri kutluyoruz.

AĞRI İÇİN ÇAL

Fırat AYDIN 
AİÇÜ MÜZİK KULÜBÜ YÖNETİMİ  

Kim derdi ki birileri de kalkıp Ağrı için çalsın söylesin? Ama oldu! Yaptık, inat ettik, dağ taş gezdik ama yaptık. Nasıl yaptığımızı daha detaylı anlatacağım ama başlamadan önce şunu belirtmek isterim ki böyle çerçevesi geniş olan projelerde sizi destekleyen ve arkanızdan sürekli ittiren size güvenen birilerinin olması çok müthiş bir duygu. Bunu bize yaşatan IC Vakfı ailesine ve özellikle Meral Dinçer hocamıza sevgi ve muhabbetle kucak dolusu teşekkür gönderiyoruz. 

Nerden başlasam diye düşünürken aklıma geçen yıl yaptığımız projeden edindiğimiz tecrübeler geldi. O zaman da çok yorulmuş ama görece iyi bir iş çıkarmıştık. Sonra gel zaman git zaman 2016 yılı için proje başvuru tarihleri açıklandığında “ acaba bir şeyler yapabilir miyiz? ” lafı bizim kulüpte dönmeye başladı. Aslında herkesten güzel fikirler geldi, ama biz daha çok ses getirecek bir proje geliştirmenin peşindeydik. Bir gece evde beyin fırtınası yaparken nihayet şimşekler çaktı… Ortaya çıkan bu fikir bizi çok heyecanlandırdı, evet ama maliyeti kapsamı teknik altyapısı gibi detaylar bizi o sıra hiç ilgilendirmemişti ki sonradan bu konular bizi kara kara çok düşündürdü. 

Gerçekçi olmak gerekirse projeyi yazıp gönderdiğimizde pek umutlu değildik. Sosyal altyapısı daha zengin olan projeler kazanır diye düşünüyorduk. Bir süre böyle çalkalandıktan sonra bu projeyi unutmuştuk ki bir öğlen vakti; Emre Başkan kazandığımızı söyleyince,” korku içinde gururlandık. Ne diye korktuk? Çünkü bu 23 işi daha önce hiç birimiz yapmamıştı ve nasıl yapılır bilmiyorduk. İkincisi, bu işi kim yapar nasıl yapar nerde ve kaça yapar onu da bilmiyorduk. Aslında her şey tam bir muammaydı ama gerçek olan bir şey vardı ki o da hocalarımızın bizlere aşıladığı inanmak duygusu idi. Evet Mehriban ve Memmedali Memedaliyev hocalarımız her ne olursa olsun bu projeyi yapabileceğimizi ve bundan vazgeçmememiz gerektiğini bize öğütlüyorlardı. 

Türkiye’de bu işi yapan birkaç prodüksiyon şirketi ile görüştük, işlerini seyrettik evet oldukça profesyonellerdi. Ama bütçemiz belliydi. Bizim bütçemizin 4 katını isteyip bu işi yapabileceklerini söylediklerinde birkez daha altüst olduk desem yeridir. Hatta projeyi geri iade etmek gibi fikirler bile dolaşıyordu, ama yapamazdık, bize güvenenleri, SKS Daire Başkanlığını, IC Vakfı ve Yönetimini, Üniversite Yönetimini ve bize gösterilen bu güveni boşa çıkaramazdık. Öyle de oldu, daha önceden de böyle bir proje yapmış olan ve kendileri de öğrenci olan bir grup arkadaşla tanışmış olmak morallerimizi yükseltti. Bu işi bizim için yapabileceklerini ve bütçemizin de zorlanmayacağını da söylediklerinde şevkimiz arttı ve gerekli alt yapıyı oluşturmaya başladık. Önce bize sesleri temiz kaydedebileceğimiz bir stüdyo ortamı gerekliydi. Eski Eğitim Fakültesi yerleşkesi içinde daha önce de bu amaçla kullanılan bir oda vardı. Orayı talep ettik, bizi kırmayıp odayı bize tahsis ettiler ama ses için içeriyi yalıtmak gerekiyordu, onu da hallettik. 

Belirlenen gün gelip çattı ve arkadaşlar Gaziantep’ten Ağrı’ya bu iş için geldiler. Kötü mü ettik bilmiyorum ama gelir gelmez işe başladık, çünkü teslim edeceğimiz süre ile sınav haftası tarihleri olduğundan dolayı bir an önce bitirmek istiyorduk. Önce enstrümanlar sonra sesler sonrada görüntüler kaydedilecekti. Tabi biz kimin nerde ne çalacağını kimin ne söyleyeceğini ve görüntülerin nerede olacağını önceden belirlemiştik. Bu konuda da okulumuz Video ve Fotoğrafçılık Kulübü Başkanı, Mustafa Barkın Garip Bey’in (aynı zamanda iş sonunda kendisi görüntü yönetmenimiz olacak) bize hazırlamış olduğu storyboard’ın etkisi kesinlikle küçümsenemez. Kendisi çok donanımlı olup bu konuda bize yol gösterdi diyebiliriz. İşte bu hazırlıklar kapsamın da işe başladık. Önce enstrüman çalan arkadaşlar hemen stüdyoya girip en iyisini yakalayana kadar çaldılar. Beklediğimizden de hızlı ilerliyordu her şey… 1 günde bütün enstrümanlar çalıp bitirdikten sonra seslere geçtik. Sırasıyla herkes kendi yerini okuyacaktı, açıkçası ses kayıtları bizi zorluyordu, arkadaşlarımın ilk defa böyle bir ortamda bulunuyor olmaları ve heyecanlanmaları işi biraz uzatmıştı ama en iyi sesi yakalayana kadar okuyor sonra bırakıyorduk. İki gece sabahlara kadar stüdyoda sabahlayıp sesleri kaydettik. Böylece ses çalışmamızı da bitirmiştik olduk. Bu çalışmalar arasında okulumuzdaki ders sınavlarına da gidip geldiğimizi belirtmek isterim. İşin son kısmı olan görüntüye gelmiştik artık. Bu işin bu kadar zor ve karışık olduğunu hiç tahmin etmemiştik. Sağa dön yok olmadı sola dön ışık kaçtı, yağmur yağdı, renk pastel vb. bir sürü engel. Sağ olsun Barkın ve Emre arkadaşımızın fotoğraf tecrübeleri bizleri bu konuda daha da hızlandırmıştı. 

Ağrı ilçeleri ve üniversite yerleşkelerinin tamamını dolaşmamız, çekim yapmamız gerekiyordu ve bir araca ihtiyacımız vardı. Yine Üniversitemiz her zaman olduğu gibi bu kez de bizi yarı yolda bırakmadı ve okulun bir aracını, yine yolları beraber erittiğimiz şoför Zafer abimizin eşliğinde bize tahsis etti. Diyadin Kaplıcalarına, İshak Paşa Sarayına, Eleşkirt’e, Balık Gölüne, Patnos’a, Taşlıçay’a daha adını unuttuğum bütün gidilecek yerlere gidiyor ve çekim yapıyorduk. Bir gece saat 2:00’de Barkın arkadaşım ile beraber bir dağ başına çıkıp İshak Paşa Sarayı’nın gece görüntüsünü almak için sabah 5:00’e kadar beklediğimiz o tan saatini de hiç unutmayacağım. Balık gölünde bize bir bardak çay ile gönül arkadaşlığı eden köylüleri de unutmayacağım. 

Projenin çekimleri tüm heyecanı ile bitmişti ve son halini teslim almak için hocalarımız ve kulüp başkanımız Gaziantep’e doğru yola çıktılar. İki gece kalıp projeyi alıp geri döndüler. Bizde o sürede projenin tanıtımını yapacağımız gala gecesine hazırlandık. Dönüşleri ile beraber projeyi kendi aramızda izledik. Defalarca yüz defalarca belki binlerce kez, insan kendi emeğinin çıktısını alınca doyamıyordu gerçekten; Evet güzel gala gecesinde bizi yalnız bırakmayan dostlarımızla birlikte projemizi Ağrı’ya tanıttık. Şarkılarla türkülerle bezediğimiz o gecede aldığımız o tepkiler, ayakta alkışlanmak mükemmel ötesiydi. Çok uzatmayacağım yoksa sayfalar dolusu yazabilirim… Çünkü bu proje benim öğrencilik yıllarımda biriktirdiğim ve belkide hiç unutmayacağım en uzun metrajlı anım oldu. 

Bu süre zarfın da Memmedali ve Mehriban hocalarımıza, Üniversite Yönetimine, SKS Daire Başkanlığına, Rektör ve Rektör Yardımcılarımıza ve adını sayamadığımız tüm üniversite bileşenlerimize Müzik Kulübü olarak sonsuz desteklerinden dolayı teşekkür ederiz. 

Ah IC Vakfı ah… Ne söylenir hangi birine ayrı ayrı parantez açılır bilemedim ki… Kulübümüzün Dilek ablasına mı dil döksem, yoksa Ağrı için ve biz öğrenciler için büyük bir şans olan Meral Dinçer hocamıza mı methiye düzsem bilemedim şimdi… Ve her şeyden önce bu şartları bize sağlayan üniversitemizin kurucusu sayın, İbrahim Çeçen Bey’in de yüce gönüllülüğünü söylemeden geçemeyiz. Hangi birinize ne söyleriz ne deriz bilemedik… Gaziantep’te okuyan arkadaşlara geçmek istiyorum. Oğuzhan, Ahmet ve Kağan… Beş gün boyunca olmadık nazımızı çeken, burada bizimle beraber işi yürüten, ses kaydından görüntü montajına kadar her safhada bin bir emekleri olan bu arkadaşları da yazmazsam bu yazı eksik kalırdı. Çok iyi dostluklarla buradan uğurladığımız dostlarımızla halen görüşüyoruz. İyi dostluklar edindik, sanırım onlar içinde öyle oldu. Buradan kendilerine kocaman bir teşekkür göndermek istiyorum. Olmasalardı bu işte olmazdı. Şu yazıyı yazarken açtık bir daha dinledik Ağrı için saz çalıp türkü söyleyenleri… Gözlerimiz yine doldu, yine güzel gönüllerinizden bahsettik. Bütün öğrenci arkadaşlar adına tüm destek ve yardımlarınız için teşekkür ederiz. Kocaman kocaman kucaklıyoruz hepinizi…

AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ TİYATRO KULÜBÜ  

Murat KAYA 
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Tiyatro Kulübü  

Sosyal yaşamın ve hayat şartlarının zor olduğu Ağrı üniversiteye kavuştuğu günden bu yana birçok alanda gelişme göstermekle kalmayıp, kısa bir zaman süreci içerisinde başarılarına sürekli bir yenisini ekliyor. Gerek kış şartlarının, gerekse bölgenin ekonomik sıkıntıları ele alındığı zaman İlimizin sosyal yaşam konusunda çok zayıf kaldığı gözler önündedir. Yapılan küçük bir aktivitenin bile saf yürekli, insanlarımızın yüzünde ne kadar büyük sevinç uyandırdığı ve acı çekmiş yüz kaslarının mutlulukla ne derece hareketlendirdiği gözler önündedir. 

Medeniyetin beşiği olan ve tarihi kucağında barındıran ilimizin çorak topraklara dönüşen yaşam şekli, aslında bölgenin gelir düzeyine bağlı ekonomik sıkıntıları çekmesiyle başlamıştır. Geçen yorucu yaşamın ardından ilimize kazandırılan üniversiteyle birlikte halkımızın beklentisi üst safhada artmıştır. Bizler üniversiteli bireyler olarak gerek sorumluluklarımız, gerekse toplumun bizlerden beklentisinin farkındayız. Farkındalık uyandırmak amacıyla uzun yıllar önce üniversitemizin İlimize kazandırıldığı an kurulan kulübümüzde, Türkiye’nin her yöresinden Laz’ıyla, Türk’üyle, Azeri’siyle, Kürt’üyle, Çerkez’iyle hiçbir zaman ayrım gütmeden bir tabaktan kardeşçe yemek yemesini bildik. Toplumun üniversiteli bireyler olarak bizlerden beklentilerini ilke edinip, kendimize kardeşliği slogan edinerek çıktığımız yolda yıllardır zor şartlarda büyük emekler vererek sadece üniversitelilere değil, Ağrı İlinin her köşesine ve çevre illere yaptığımız büyük organizasyonlarla birlikte bu şehirde üniversitenin olduğunu ve güzel şeylerin yapıldığını ispatladık. 

Gülmeye muhtaç insanlarımıza bir nebzede olsa mutluluk yaşatmayı hep amaç edinerek canla başla çalıştık. Yaptığımız gösterilerin ve müzikli şölenlerimizin hepsi yardım amaçlı olmuştur. İbrahim Çeçen Vakfı sponsorluğunda, gerek Bursa Uludağ Üniversitesi, gerekse ülkenin farklı yerlerindeki Üniversitelerin festivallerine katılarak Üniversitemizi büyük bir gururla temsil ederek övgüler aldık. Toplumumuzda yaşanan hiçbir olaya sessiz kalmayarak hep sesimizi yükselttik. Geçen zaman içerisinde kulübümüz üye sayısında büyük artış göstererek evrensel boyutlara ulaştı ve artık Üniversitemize yurt dışından gelen arkadaşlarımızda katıldı. Gülmeye muhtaç insanımızın güzel yüzüne tebessümü bırakmak artık bizler için birer amaç olmuştu. 

En büyük amaçlarımızdan birisi; Ağrı İlinin tüm İlçelerine turneye çıkarak gerek zor şartlarda okuyan öğrenci kardeşlerimize, gerekse yüreğinin güzelliği ile misafirperverliğinde sınır tanımayan güzel halkımıza, küçük yada büyük herkese, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nde okuyan öğrencilerin, müzik ve tiyatro şenliği yaşatarak, sosyal sorumluluk sahibi ve topluma faydalı bireyler olduğunu göstermek ve güzel yüzlerde ki tebessümleri görmek istedik. 

Gerek maddiyat olarak gerekse ulaşım olarak sıkıntılı olan bu turne bizler için zor göründüğü sırada, İbrahim Çeçen Vakfı’nın başlatmış olduğu kulüplere hibe destek proje yarışması bizler için müthiş bir şeydi ve amacımıza ulaşmak için bulunmaz güzellikteydi. Özveriyle hazırlamış olduğumuz proje yarışmasında ikinci olarak aldığımız hibe ile amatörlükten çoktan çıkmış ekibimizle profesyonel bir sahne dekoru, profesyonel kostüm tasarımları, profesyonel dizaynlar ve her şeyiyle dört dörtlük bir çalışma ile vira bismillah dedik ve hazırlamış olduğumuz afişlerimizi ekip arkadaşlarımızla birlikte tüm ilçelere giderek tüm ilçeleri afişlerle donattık. Tiyatro gösterisi ve müzik şenliği insanlarda farklı bir heyecan uyandırmıştı. Uzak illerden görevleri nedeniyle gelen öğretmeninden memur kitlesine kadar herkesin sosyal faaliyetin olmadığı ve oturduğu yerde yakındığı güzellikleri ayaklarına götürmeye hazırdık artık. Gerek afiş çalışmaları gerekse billboard reklamları ile herkes Nuh’un Kenti Tiyatro şenliğini konuşmaya başlamıştı. Heyecanla beklediğimiz ilk gösterimize Patnos ilçemizle başladık. Hava şartlarının da kötü olduğu zorlu bir ulaşım olmasına rağmen halkıyla, memuruyla, öğrencisiyle yoğun bir seyirci kitlesi bizleri bekliyordu ve içtiğimiz sıcak çayında ettiğimiz sohbetlerin ardından çıktığımız sahnemizi kazasız belasız bitirdik ve ışıldayan gözlerden aldığımız güzel övgülerle bir günü geride bıraktık. En güzeli de vedalaşırken ‘’bizleri unutmayın, tekrar gelin’’ cümleleriydi. Turnemizin ikinci gününe Eleşkirt ilçemizde çıktık, müthiş bir kitle ile güzel bir gösteriyi daha bitirdik. Üçüncü günde, Tutak ilçesinde unutulmaz heyecanlı ve adrenali bol bir gösteriyi daha bitirdikten sonra, dördüncü günde, Hamur ilçemizde çok yoğun bir seyirci kitlesi bizleri bekliyordu. En güzel yanı da yatılı bölge ilköğretim okulunda okuyan çocuklarla birlikte yurtta yemek yedik ve onlarla birlikte halaylar çekerek güle oynaya güzel bir sahneyi daha noktaladık. Beşinci günde Taşlıçay ilçesindeydik, ilçenin güzel yanlarından biride sahnemizi anneler günü münasebetiyle hazırlanmış olan güzel bir programla iç içe yaptık ve tüm annelerimizin ellerinden öperek müthiş bir günü daha bitirdik. 

Altıncı günüde, Diyadin ilçemizdeki gösterimimizi zorlu şartlara rağmen güzel bir şekilde bitirdikten sonra, son gösterimimizi ise tarihi kucağında barındıran eşsiz güzelliği ile Doğubeyazıt ilçesinde yaptık. Ekip arkadaşlarımızdan birçoğunun görmediği tarihi güzellikleri görmeleri onlar içinde unutulmaz bir gün olmasını sağladı. Sonunda amacımıza ulaşmıştık Nuh’un Kentinin her yerinde tiyatro ve müzik şenliğimizi bitirmiştik. Ekipçe yorucu ve bir o kadarda güzel geçen turnemizi, Ağrı İli merkezde final sınavları öncesi İbrahim Çeçen Vakfı’nın desteğiyle yapacağımız ücretsiz gösterimizle tamamlayarak noktalamak istedik. 

Nihayet beklediğimiz gün gelmişti ve seyirci kitlemizin yoğun isteği üzerine hazırlamış olduğumuz gösteri ve onun öncesinde, Ağrı divan grubunun müthiş konseri ile birlikte yoğun seyirci kitlesi ve İbrahim Çeçen Vakfı tarafından düzenlenen “Ağrı Sanatla Buluşuyor” projesi kapsamında ilimize gelen birbirinden değerli on tane sanatçı misafirimizi de Ağrı’daki sahnemizde ağırlayarak güzel bir günü daha bitirdik. Nuh’un Kentine Tiyatro ve Müzik şenliği projemiz başarıyla bitti. Çok güzel anılarımız oldu, çok güzel insanlar kazandık, her şeyiyle muhteşem bir turne oldu. Yaklaşık olarak 5000 öğrenci ve 3000’e yakın sivil halkı ağırladığımız turnemizde bizleri misafirperverliği ve güzel yüzleri ile ağırlayan ve alkışlamaktan hiç bıkmayan çok değerli izleyicilere ulaştık. Bazen geçen zorlu şartlara rağmen özellikle Ağrı ilinde bir tiyatro sahnesinin olmamasına rağmen köşe bucak her yeri sahne gibi görüp bıkmadan usanmadan çalışan ve özverili azimlerinden hiç fire vermeyen değerli ekip arkadaşlarımın gururlu çalışmaları ile Ağrı ilinde Tiyatro sanatı beklendiği konuma ulaşmıştır. 

Cefasını çok çektiğimiz zorlu günlerin böylesi güzel günlere çıkması bizler için gurur verici bir şeydir. Bir bebek gibi besleyip büyüttüğümüz ve yedi yıldır hiç kopamadığımız tiyatro kulübümüz hepimizin hayatında kalıcı izler bırakan bir hayat felsefesi oldu. Birçoğumuz mezun olduk, birçoğumuz farklı yerlere dağıldık, ama şu hiç unutulmayacak bir gerçektir ki; bizlerin yaşam felsefesi gibi benimsediği bu sanat her zaman ilelebet yaşayacak. Kulübümüze yıllardır desteğini hiç esirgemeyen ve her türlü cefamızı çeken, Sayın Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü başta olmak üzere, tüm çalışanlarına, yıllardır kulübümüzün danışmanlığını yapan, yeri geldi mi bir abi, yeri geldi mi bir arkadaş kısacası bizim liderimiz, Sayın Naci EDİ Hocamıza, Kulübümüze her türlü desteğini yıllardır hiç esirgemeyen İbrahim Çeçen Vakfı’na, özellikle dünyanın tüm güzelliklerini yüreğinde barındıran Meral DİNÇER hocamıza ve tüm İbrahim Çeçen Vakfı çalışanlarına kulübümüz adına ve kendi adıma sonsuz teşekkürlerimi sunar minnet duygularımı iletirim.

"MASUMLUĞUN ŞEHRİMİZE BULAŞSIN EY ÇOCUK"

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitemizin Öğrenci Kulüplerinden, Ağrı Çeçen Eğitim ve Kültür Kulübü, IC Vakfı tarafından düzenlenen Öğrenci Kulüplerine Hibe Desteği Programı kapsamında “Masumluğun Şehrimize Bulaşsın Ey Çocuk” Projesi ile 3. olarak 5000 TL ödülün sahibi oldu. Geçen yıl yine aynı şekilde “Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesinin Ağrı İline Katkıları” Projesiyle 2. olup ve 7000 TL ödülün sahibi olarak ve 2 sene üst üste dereceye girerek önemli bir başarıya imza atmıştı. 

Ağrı Çeçen Eğitim ve Kültür Kulübü “Masumluğun Şehrimize Bulaşsın Ey Çocuk” Projesi ile köy çocuklarını şehir merkezine getirerek onlara Üniversitemizden gönüllü abi ve ablalarıyla birlikte eğlenceli bir gün geçirmeyi amaçlamıştır. Köylerden gelen çocuklar ilk önce Palyaço gösterisi ile eğlenceli vakit geçirip daha sonra sinemada bir animasyon filmi izleyerek günlük programlarına devam etmişlerdir. Sinemada film izledikten sonra öğle yemeği için pizzacıya gidilmiş olup yemekten sonra çocuklara dondurma ikram edilmiştir. Daha sonra Ağrı Gençlik Merkezinde, 4000 yıllık Zekâ ve Strateji oyunumuz olan “Mangala” oyunun eğitimi verilerek gönüllülerimiz ile birlikte oynanmış olup, çocuklarımız eğlenceli aynı zamanda da faydalı zaman geçirmişlerdir. Çocukların Mangala oyununu, unutmamaları ve okullarındaki arkadaşlarına da öğretmeleri için okullarına hediye edilmek üzere her bir okula 6 set Mangala Oyunu teslim edilmiştir. Son olarak Gençlik Merkezinin Şark Köşesinde köy çocuklarıyla gelecekleri hakkında sohbet edilmiştir. Günün sonunda ayrılmadan önce hatıra fotoğrafı çekilmiş ve çocuklara küçük hediyeler verilmiştir. Projemizin kapanışında ise gönüllü Üniversite öğrencilerine plaket takdim edilmiştir. 

Projemiz boyunca yapılan faaliyetler video haline getirilerek Ağrı Çeçen Eğitim ve Kültür Kulübü’nün Facebook ve YouTube hesaplarında paylaşılmıştır. Proje kapsamında 6 köyden toplam 103 köy çocuğuna ulaşılmış olup, Projemiz ile ilgili hem çocuklardan hem de öğretmenlerimizden birçok olumlu geri dönüş aldık. Ağrı Çeçen Eğitim ve Kültür Kulübü olarak köy çocuklarının masum yüzlerini böylesine güldürebilme fırsatını bize tanıdığı için IC Vakfı’na bir kez daha teşekkürlerimizi sunuyoruz.

LİSE ÖĞRENCİLERİNİ ÜNİVERSİTEYLE BULUŞTURMA PROJESİ

İHYA Öğrenci Kulübü

IC Vakfı’nın Sosyal Sorumluluk Projesi Desteği ile, İHYA öğrenci Kulübü tarafından lise öğrencilerine, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nin ana kampüsü gezdirilerek öğrencilere Üniversitemiz hakkında bilgiler verildi ve Üniversite tanıtıldı. 

Ağrı ilimizde bulunan liselerde öğrenim görmekte olan lise öğrencileri öğrenim gördükleri okullarından alınıp, Üniversitemizin ana kampüsüne getirildi. Burada ilk olarak; İslami İlimler Fakültesi’nin konferans salonunda, Üniversiteye giriş sınavlarına hazırlanmakta olan lise öğrencilerine, Arş. Gör. Ersin SAVAŞ hoca tarafından “Sınav Kaygısı” konulu seminer verilerek, Üniversitemizin tanıtım filmi izletildi. Verilen seminerden sonra öğrencilere, üniversite sınavına yönelik kitaplar ve okuma kitapları hediye edildi, daha sonra öğrencilere, Üniversitemizin ana kampüsünde bulunan fakülteler ve yüksekokullar tanıtılıp, misafir öğrencilere bölümler hakkında bilgiler verildi. Çok amaçlı Spor Salonu ve Merkezi Kafeterya gezdirilerek, merkezi yemekhanede misafir öğrencilerimize öğle yemeği de ikram edildi. 

Merkezi kafeteryada yenilen yemekten sonra Eğitim Fakültesi gezdirilerek Fakülte önünde IC Vakfı’nın düzenlemiş olduğu “Ağrı Sanatla Buluşuyor” isimli sergi gezildi. Sergi gezildikten sonra Eğitim Fakültesi Konferans Salonun da verilen “Tazmanya’da Safari” İsimli Slayt gösterisi izletildi. Daha sonra Üniversite Kampüsü İçerisinde bulunan, Nurettin Atmaca Üniversite Cami-i gezilerek, öğrenciler tekrar servisler ile okullarına bırakıldılar. 

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’ni Ağrı ili lise öğrencilerine tanıtma, gezdirme Projemizden memnuniyetlerini dile getiren öğrenciler, Üniversiteye hazırlık döneminde, üniversiteyi tanımak ve bölümler hakkında bilgilenmek açısından çok güzel bir ziyaret olduğunu aktardılar. Ziyaret için başta IC Vakfı’na ve Projede emeği geçenlere teşekkürlerini ilettiler.